Soru
Tanrı, kendisine verdiğim bir sözü bozduğum için beni affedecek mi?
Yanıt
Söz, kişi ile Tanrı arasında verilen kişisel bir karar ve ciddi bir taahhüttür. Birçok imanlı, Tanrı'nın verdikleri sözü bozdukları için kendilerini affedip affetmeyeceğini merak etmiştir. Neyse ki Kutsal Kitap bizi karanlıkta bırakmaz. Kutsal Yazılar'da verilen sözler hakkında uyarıcı öğretiler ve Tanrı'nın sınırsız merhametinin güvencesini buluruz. Verilmiş sözlerin doğasını ve Tanrı'nın bağışlayıcılığını inceleyerek, başarısızlık karşısında umudu keşfedebiliriz.
Söz vermek hafife alınmamalıdır. Vaiz 5:4-5 şöyle uyarır: "Tanrı'ya adak adayınca, yerine getirmekte gecikme. Çünkü O akılsızlardan hoşlanmaz. Adağını yerine getir! Adamamak, adayıp da yerine getirmemekten iyidir." Süleyman Tanrı'nın önünde ant içmenin ciddiyetini vurgular. Bir söz verdiysek bunu tutmalıyız.
Aynı şekilde, Çölde Sayım 30:2 ayeti de sözü bozmamanın öneminden bahseder: "Eğer bir adam RAB'be adak adar ya da ant içerek kendini yükümlülük altına sokarsa, verdiği sözü bozmayacak, ağzından her çıkanı yerine getirecek." Tanrı imanlılardan doğru olmalarını ve dürüstlük göstermelerini bekler, özellikle de O'na ant içtiğimizde: "Erdemlinin dürüstlüğü ona yol gösterir, Hainin yalancılığıysa yıkıma götürür" (Süleyman'ın Özdeyişleri 11:3).
Tanrı'ya verdiğimiz sözü bozmamamız gerekse de, Kutsal Kitap insanın zayıflığını ve kırılganlığını kabul eder. Mezmur 103:14 şöyle der: "Çünkü mayamızı bilir, toprak olduğumuzu anımsar." Kusurlarımızın farkında olan Tanrı, Kendisine verdiğimiz bir sözü bozduğumuzda anlayışlı ve bağışlayıcıdır.
Sözü bozmak ciddi bir iştir. Ancak hiç kimse Tanrı'nın lütfunun erişemeyeceği bir yerde değildir. Başarısız olan ama Tanrı'nın sonsuz sevgisi tarafından onarılan pek çok insan örneği vardır. Örneğin Petrus İsa'ya bağlılık sözü verdi: "Ya Rab, ben seninle birlikte zindana da, ölüme de gitmeye hazırım" (Luka 22:33), ancak aynı gece Mesih'i üç kez inkâr etti (Luka 22:54-62). İsa merhametiyle Petrus'u bağışladı ve onu paydaşlığa ve hizmete geri aldı (Yuhanna 21:15-19).
Bağışlayıcılık Tanrı'nın karakterinin merkezinde yer alır. Elçi 1. Yuhanna 1:9'da şöyle yazar: "Ama günahlarımızı itiraf edersek, güvenilir ve adil olan Tanrı günahlarımızı bağışlayıp bizi her kötülükten arındıracaktır." Mesih'te Tanrı, Kendisine verilen bir sözü bozmak da dahil olmak üzere tüm günahları bağışlar.
Günah itirafı, günahımızın niteliği konusunda Tanrı'yla hemfikir olduğumuz anlamına gelir. Tanrı'ya verilen bir sözü bozduktan sonra tövbe etmek, bu eylemin ciddiyetini kabul ettiğimiz ve gelecekte sözleri bozmamaya karar verdiğimiz anlamına gelir. Tövbeye içten bir pişmanlık eşlik eder: "Senin kabul ettiğin kurban alçakgönüllü bir ruhtur, Alçakgönüllü ve pişman bir yüreği hor görmezsin, ey Tanrı" (Mezmur 51:17). Kendimizi alçaltıp tövbe ettiğimizde Tanrı bizi bağışlar.
Tanrı değişmez. O dün, bugün ve sonsuza dek aynıdır. Bu nedenle O'nun bağışlayıcılığından emin olabiliriz. Mezmur 86:5 şöyle der: "Sen iyi ve bağışlayıcısın, ya Rab, Sana yakaran herkese bol sevgi gösterirsin." Günahımız, O'na verdiğimiz bir sözü bozduğumuzda bile, O'nun iyiliğini ve bağışlama arzusunu değiştirmez.
Kaybolan Oğul Benzetmesi, Tanrı'nın bağışlayıcılığını canlı bir şekilde göstermektedir (Luka 15:11-32). Küçük oğulun isyanına ve korkunç hatalarına rağmen, baba onu kollarını açarak geri kabul eder. Bu benzetme, Tanrı'nın tövbe ederek Kendisine dönen herkesi yenilemeye hazır olduğunu simgeler.
Sözü bozmak ciddi bir şeydir, ama affedilmez bir günah değildir. Tanrı, kendisine pişmanlık dolu bir yürekle gelen imanlıları bağışlar. Tanrı'nın sevgisi, lütfu ve merhameti sona ermez. Sözümüzü bozmak da dahil olmak üzere hiçbir başarısızlık bizi Tanrı'nın Mesih'teki sevgisinden ayıramaz (Romalılar 8:38-39).
English
Tanrı, kendisine verdiğim bir sözü bozduğum için beni affedecek mi?