Soru
Neden kürtaj yaptırmamalıyım?
Yanıt
Kürtaj yaptırıp yaptırmama kararı acı verici, karmaşık ve zordur. Eğer dinlemeye istekliyseniz, size neden kürtaj yaptırmamanız gerektiğine dair bazı nedenler sunmak istiyoruz. Kürtaj yaptırmamanız için ruhsal, pratik, duygusal ve gerçeklere dayanan iyi nedenler vardır.
Kürtaj, bir insan yaşamının henüz anne karnındayken kasıtlı olarak sonlandırılmasıdır. Bunun yaşam olduğunu biliyoruz çünkü büyüyor ve gelişiyor. Onun insan olduğunu biliyoruz çünkü temel biyoloji bize benzerin benzeri ürettiğini öğretir. Tanrı bu gerçeği Yaratılış'ın ilk bölümünde, tüm canlıların "kendi türlerine göre" üremelerini emrettiğinde ortaya koymuştur (Yaratılış 1:11, 24, 28). Ebeveynler insan olduğuna göre, annenin içindeki doğmamış yaşam da bir insandır. Dolayısıyla kürtaj, doğmamış olan bu insanın kasıtlı olarak yok edilmesidir. Bu da kürtaj yaptırmamak için iyi bir sebep.
Her kadının durumu farklıdır ve kürtaj birçok nedenden dolayı talep edilmektedir. Bir kadının neden kürtaj yaptırmaması gerektiğine dair makul bir cevaba ulaşmak için kendisine bu sorunun tersini sorması gerekir: Neden kürtaj yaptırmalıyım? Neden çocuğumun hayatını henüz anne karnındayken sonlandırmalıyım? Bu noktada, kürtaj yanlıları genellikle tecavüz ve ensest konularını gündeme getirerek bir sis perdesi oluştururlar. Her ne kadar hem tecavüz hem de ensest korkunç suçlar olsa ve yasalarca cezalandırılmaları gerekse de, bu nedenlerden herhangi biriyle kürtaj yaptırmak isteyen kadınların oranının son derece düşük olduğu bir gerçektir. Ve bu sis perdesi, bir çocuğun nasıl ya da neden dünyaya geldiğinden bağımsız olarak, diğer çocuklar gibi tamamen insan olduğu gerçeğini ele almamaktadır. Gebe kalma koşullarının bebeğin yaşayabilirliği ile hiçbir ilgisi yoktur. Eğer kürtaj masum, büyümekte olan bir fetüsün kasten öldürülmesi ise, çocuk şiddet ya da ensest ilişki yoluyla dünyaya gelmiş olsa bile yine de cinayettir. Masumların öldürülmesi kötülüğün yol açtığı yıkımı ortadan kaldırmaz.
Bu sis perdesini kaldırdığımızda, kürtaj yaptırmak için olası nedenler ikiye inmektedir: Kişisel tercih veya annenin hayatını kurtarmak. Kürtajın annenin hayatını kurtarmak için gerekli olduğu çok daha az vaka olduğundan, bu argüman hak ettiğinden çok daha fazla baskı görmektedir. Modern tıp, hamile kadınların tedavisinde bebeklerine zarar vermeden mucizevi şeyler yapabilmektedir; dolayısıyla bu konu, asıl mesele olan kişisel tercihten dikkati dağıtmak için kullanılan kırmızı bir ringadan başka bir şey değildir. Son yıllarda tıbbi argüman, hamileliğin kadında uyandırmış olabileceği korku veya belirsizlik duygularını da içerebilecek muğlak bir terim olan "annenin ruh sağlığı" fikrini de kapsayacak şekilde genişletilmiştir. Bu argüman sadece sis perdesinin bir uzantısıdır ve bu şekilde kategorize edilmesi gerekir. Bazı kadınlar bu çocuğu doğurmakla hayatlarının ve geleceklerinin mahvolacağına inanmaktadır. Ancak kriz gebelik merkezleri hamilelik boyunca annelerle işbirliği yapar ve hem anne hem de bebek için en iyi seçenekleri seçmelerine yardımcı olur. Bu seçenekler arasında bebeği doğurması halinde yardım veya bu yola başvurmaya karar vermesi halinde evlat edinme yardımı yer alabilir.
Dünyamızdaki yaygın cinsel ahlaksızlık nedeniyle, planlanmamış gebelikler çok fazladır. Modern kültür cinselliği ahlaktan ayırmaya karar verdiğinde sorunlar daha da kötüleşti. Tanrı hiçbir zaman böyle bir ayrımı amaçlamamıştır. Cinselliği evlilik ilişkisi için ve çocukların ebeveynler için sürpriz olup olmadıklarına bakılmaksızın bu evliliğe kabul edilmeleri için yaratmıştır (Yaratılış 1:23-24; Mezmur 127:3). Kutsal Yazılar her insanın kendine özgü bir değeri olduğunu, çünkü her insanın Tanrı'nın eşsiz bir yaratısı olduğunu açıkça belirtir. Tesadüfi ebeveynler olabilir, ama tesadüfi çocuk yoktur (Mezmur 139).
Bir erkek ve bir kadın, eşsiz bir insanın yaratılmasında Tanrı ile ortak olabilir, ancak erkek ve kadın bu insanın yaratıcısı değildir. Birçok kısır çiftin de tanıklık edebileceği gibi, çocuk arzusu artı cinsel aktivite mutlaka bir çocuk üretmez. Tanrı yaşamın kendi elinde olduğunu söyler. Masum çocukları öldürme hakkına sahip olduklarına inananlara şiddetle karşı çıkar. Aslında Tanrı, bebeklerini sahte tanrılara sunan ulusları sert bir şekilde yargılamıştır (2.Tarihler 28:3; Yeremya 19:5; Hezekiel 20:31). Neden bebeklerimizi kültür, para, şöhret ya da rahatlık tanrılarımıza sunduğumuzda O'nun aynı derecede öfkelenmediğini düşünüyoruz?
Dolayısıyla nihai cevap, bir kadının kürtaj yaptırmaması gerektiğidir çünkü bu masum bir insanın öldürülmesidir. Tanrı'nın cinayete karşı emri On Emir ve Musa'nın Yasası'ndan önce gelir (Yaratılış 9:5-6). Bu, tüm insanlık için evrensel bir buyruktur. Tanrı yaşamı veren tek varlıktır ve bu yaşamın ne zaman sona ereceğini yalnızca O belirleyebilir. Cinayet bir insanın işleyebileceği en kibirli günahtır, çünkü katilin Tanrı'nın bir başka insanın yaşam süresini belirleme hakkını gasp etmesini gerektirir. Cinayet bir insanı Tanrı'nın yerine koyar. Yaratılış 9:5'te Tanrı şöyle der: "Sizin de kanınız dökülürse, hakkınızı kesinlikle arayacağım. ... . Her insandan, kardeşinin canına kıyan herkesten hakkınızı arayacağım." Kürtaja isteyerek katılanlar, o yaşamın Yaratıcısına hesap vermelidir.
Ancak kürtaj affedilemez bir günah değildir. İsa çarmıhta bizim yerimize kendini sunduğunda, kürtaj da uğruna acı çektiği günahlar arasındaydı. O cinayeti, tecavüzü, ensesti ve kürtajı üzerine aldı ve Tanrı'ya olan borcumuzun bedelini ödedi (2. Korintliler 5:21). İsa'ya imanla gelip günahımızı itiraf ettiğimizde ve ondan uzaklaştığımızda, Tanrı bize tam bir bağışlama sunar. Oğlu'nun ölümünü ve dirilişini buyruklarını ihlal etmemiz için yeterli bir ödeme olarak görür. Ancak bu ödemeyi hafife de almaz. Bağışlanma, günahı Oğlu'nun omuzlarına yüklemeye devam etmemiz için bize bir bahane sunmaz (Romalılar 6:1-6).
Kürtaj günahı İsa'nın kanıyla temizlendiğinde bile etkileri devam eder. Kürtaj yaptıran kadınlar genellikle yıllarca utanç ve pişmanlık çekerler. Bazıları daha sonra, büyümekte olan bir cenini annesinin rahminden koparmak gibi doğal olmayan bir eylemle bedenlerini ihlal etmenin neden olduğu doğurganlık sorunları yaşar. Kürtaj yaptıran pek çok kadın her gün yaptıklarının bilinciyle yaşamakta ve "Bugün altı yaşında olacaktı" ya da "Bu yıl liseden mezun olacaktı" gibi düşüncelerden kurtulamamaktadır. Doğal yollarla düşük yapanlar da aynı düşüncelerden bazılarına sahiptir, ancak bu düşünceler kürtajın getirdiği suçluluk ve pişmanlık duygusu olmadan ortaya çıkar.
Kürtaj, planlanmamış bir hamilelik sorununa hızlı ve kolay bir çözüm gibi görünebilir. Ancak günah asla en iyi yol değildir. Asla değildir. Günahın hiçbir zaman önceden ilan etmediği ebedi yansımaları vardır. Günah, ödemek istediğimizden daha pahalıya mal olur ve düşündüğümüzden daha fazla acı verir. Kürtaj yaptırmamalısınız çünkü siz ve bebeğiniz bundan daha iyisini hak ediyorsunuz. Bunun yerine Tanrı'nın yanıtlarını arayın.
English
Neden kürtaj yaptırmamalıyım?
