Soru
Kutsal Kitap gizli bir yerin değeri hakkında ne der?
Yanıt
Kullanılan Kutsal Kitap çevirisine bağlı olarak, "gizli yer" terimi hem Eski hem de Yeni Antlaşma'da düzinelerce kez geçebilir. Bazı çevirilerde "gizli yer" yerine barınak, örtü ya da konut sözcükleri kullanılır. Eski Antlaşma'da "gizli yer" terimi İbranice cether kökünden gelir ve "saklanmak ya da gizlenmek" anlamına gelir. Bu sözcük Mezmur 139:15'te, "Gizli yerde yaratıldığımda,Yerin derinliklerinde örüldüğümde, Bedenim senden gizli değildi" şeklinde kullanılmıştır. Burada bir çocuk gelişirken anne karnındaki gizli dünyadan söz edilmektedir. Ancak bu sözcük Mezmur 32:7'de de kullanılır: "Saklanacak yerim sensin; sıkıntıdan beni korursun; Kurtuluş terennümlerile çevremi kuşatırsın" (KMEYA).
Gizli bir yer fiziksel bir mekânı ifade edebilse de, çoğunlukla bir ruhun Tanrı'yla olan ilişkisindeki durumunu ifade eder. Mezmur 27:5 şöyle der: "Çünkü O kötü günde beni çardağında gizleyecek, Çadırının emin yerinde saklayacak, Yüksek bir kaya üzerine çıkaracak beni." Mezmur yazarı, fiziksel düşmanlardan saklanacağı gerçek bir çadırdan söz etmemektedir. Denemelerin ve saldırıların ortasında Tanrı'nın verdiği esenlik durumundan söz etmektedir.
Gizli yer fikri Tanrı'dan kaynaklanır. Tanrı Ruh olduğu ve yüceliği algılama yeteneğimizin ötesinde olduğu için, O'nunla iletişim kurabilmek için yüreğimizin gizli yerlerinde O'nunla buluşmalıyız. Musa Tanrı'nın yüceliğini görmek istediğinde, RAB hiç kimsenin Tanrı'yı görüp yaşayamayacağını açıkladı (Mısır'dan Çıkış 33:20). Bu yüzden Tanrı Musa "nın görkemini sadece gizli bir yerden görmesine izin verdi. Mısır'dan Çıkış 33:22'de Tanrı, "Görkemim oradan geçerken seni kayanın kovuğuna sokup geçinceye kadar elimle örteceğim" dedi. Burada Tanrı bize, Tanrı'nın varlığını deneyimlemek için ne yapmamız gerektiğine dair bir fikir verir. Bunun tadını ancak O'nun gizli mekânına girdiğimizde çıkarabiliriz.
Mezmur 91:1 bize gizli bir yerin değeri hakkında iyi bir örnek verir: "Yüceler Yücesi'nin barınağında oturan, Her Şeye Gücü Yeten'in gölgesinde barınır." Çocukken keyif aldığımız gizli saklanma yerlerini düşünün. On yaşında olduğunuzu ve merdivenlerin altında ya da hanımeli çalılarının arasında gizli bir saklanma yeri bulduğunuzu hayal edin. İçeri girdiniz ve kendinizi büyülü hissettiniz! Kendinizi güvende ve dünyadan korunmuş hissediyordunuz. Her zaman orada yaşayabileceğinizi ve kimsenin sizi bulamayacağını hayal ettiniz. Genellikle en iyi arkadaşınızı sizinle paylaşması için davet ettiniz, çünkü gizli saklı yerler sevdiğiniz ve güvendiğiniz biriyle daha iyi paylaşılır.
Mezmur 91'de mezmur yazarının çizdiği resim budur. Tanrı'nın gizli bir saklanma yeri vardır ve her birimizi orada O'na katılmaya davet eder. Bizi ziyaret etmeye davet etmediğine dikkat edin. Vaat orada "yaşayanlara" yöneliktir. "Oturmak" orada yaşamak demektir. Orası bizim adresimiz olur. Tanrı bizi toparlanmaya ve gizli yerine taşınmaya davet eder. Bunu yapmak için dünyanın yaygara ve ayartmalarından uzaklaşmalıyız. Yüreklerimizi O'nun önünde susturmaya ve kimseye açmadığımız içsel girintilerimizi araştırmasına izin vermeye istekli olmalıyız. Gizli yerler dürüstlük ve güven anlamına gelir. Tanrı'ya karşı şeffaf ve dürüst olmaya istekli olmadığımız sürece O'nun gizli yerinde O'na katılamayız.
İsa Matta 6:6'da şöyle der: "Ama siz dua edeceğiniz zaman iç odanıza çekilip kapıyı örtün ve gizlide olan Babanız'a dua edin. Gizlilik içinde yapılanı gören Babanız sizi ödüllendirecektir." İsa ille de fiziksel bir yeri işaret etmiyordu, çünkü her an her yerde dua edebiliriz. Ancak Tanrı'yla gerçekten bağlantı kurmak için, kendi ruhlarımızdaki gizli yere girmeli ve orada Tanrı'yla buluşmalıyız. Sessiz yerler yardımcı olur ve Tanrı'yla kesintisiz zaman geçirmek istediğimizde yalnızlığı aramalıyız. Tanrı'yla zaman geçirmek için gittiğimiz belirli bir yerin olması da yararlıdır. İsa yeryüzündeyken bunu yapmıştır. Sık sık halkın içinde dua etmesine rağmen, kalabalıktan ve hatta en yakın arkadaşlarından bile uzaklaşarak Babasıyla yalnız başına zaman geçirmiştir (Markos 1:35; Luka 4:42). Ancak 91. Mezmur'un tarif ettiği gizli yer fiziksel bir yer değildir. Bu, dış koşullardan bağımsız olarak hüküm süren bir ruhsal dinlenme durumudur.
"En Yüce Olan'ın gizli yerinde" ikamet etmenin büyük yararı vardır. Ruhsal adanmışlığa dayalı bir yaşam tarzı lehine dünyanın zevklerini geride bırakmayı seçtiğimizde, Tanrı bize yeni yollarla yaklaşır (Yakup 4:8). Günahımızı O'nun gördüğü gibi görmeye başlarız (Yeşaya 6:1-5). Tanrı'nın huzurunda geçirilen zaman, başka türlü fark edilmeden kaçabilecek gerçek düşüncelerimizi ve bencil motivasyonlarımızı ortaya çıkarır. Bu gizli yerden Ruh'un meyvesi kök salar ve büyür (Galatyalılar 5:22). Yaşamlarımızı ebedi bir perspektiften görmeye başlarız. Dünyevi hayal kırıklıkları önemini yitirir.
Bu gizli yerde yaşamak için sorumluluklarımızı ya da ilişkilerimizi ihmal etmemiz gerekmez. Oraya gitmenin anahtarı Kutsal Ruh'a ve Tanrı'nın yaşamlarımız için isteğine tam bir teslimiyettir. Bu karar eylemlerimize egemen olur ve bakış açımızı değiştirir. Biz itaat ettikçe, Tanrı bizimle gizli yerinde buluşur (bkz. Yuhanna 14:21). Bize öğretir ve kalmamız için bizi teşvik eder. O'na tam olarak teslim olma yönündeki sürekli seçimimiz, O'nun bize sürekli güç vermesiyle sonuçlanır. Yaşamlarımız kalıcı meyve verecekse, bu meyveyi verme gücü O'nunla gizli yerde geçirilen zamandan gelir (Yuhanna 15:4-5; 1. Korintliler 3:14-15; Mezmur 92:12-14).
English
Kutsal Kitap gizli bir yerin değeri hakkında ne der?