Soru
Dinleme duası nedir? Dinleme duaları Kutsal Kitap'a uygun mu?
Yanıt
Kutsal Kitap sık sık duadan söz eder, ancak "dinleme duası "ndan bir dua türü olarak söz etmez. "Dinleme duası" fikri, zamanın bir kısmını Rab'le konuşarak, geri kalanını ise O'nun yanıtını dinleyerek geçirmektir. Ya da bazen dinleme önce gelir ve dua ikinci sırada gelir. Dinleyen dua, iki yönlü iletişim olarak dua kavramına dayanır. Biz konuşuruz ve Tanrı konuşur.
Dinleyerek dua etmeyi savunanlar Mezmur 46:10 ("Sakin ol, Tanrı olduğumu bil") ve Yuhanna 10:27 ("Koyunlarım sesimi dinler") gibi ayetlere işaret ederek Kutsal Kitap'ın dinleyerek dua etmeyi öğrettiğini iddia ederler. Hatta bazıları İsa'nın Yuhanna 7:16'daki sözlerini ("Öğrettiklerim bana ait değildir. Beni gönderenden gelir") kullanarak İsa'nın kendisinin dinleyerek dua ettiğini ve bu nedenle ne öğreteceğini bildiğini iddia etmektedir.
Yukarıda bahsedilen pasajların hiçbirinde "dinleme duasından" bahsedilmediğine dikkat çekmeliyiz. Aslında hiçbir dua türünden bahsedilmemektedir. Bu ayetleri modern dinleme duası kavramını öğretmek için kullanmaya çalışmak Kutsal Yazılar'ın söylediklerinin ötesine geçer.
Ancak Kutsal Yazıların söylediklerinin ötesine geçmek, dinleme duasının gerçekte ne olduğuyla ilgilidir. Dinleme duasını uygulayan kişi günlük olarak ve en sıradan şeyler hakkında Tanrı'dan "yeni vahiy" arar: Bugün suşi yemeyin, kırmızı atkılı adamı takip edin, bankadan paranızı çekin, vb. Dinleme duası Kutsal Ruh'tan "esin" ve Tanrı'dan yeni, özel mesajlar almayı içerir.
Ruh'tan "esinlenmiş" mesajlar aldığına inanmanın doğasında var olan tehlikeleri vurgulamak zordur. Kutsal Yazılar esinlenmiştir ve bu nedenle otoriterdir (2. Timoteos 3:16). Ancak bir kişinin meditasyon yaparken sahip olduğu "dürtüler", "hisler", sezgiler ve rastgele düşünceler Kutsal Yazılar ile aynı seviyeye konulamaz. Bir kişinin zihninde duyduğu sesin Tanrı'nın sesi olduğunu varsaymak, kendi kendini kandırmaya ve hatta şeytani aldatmacalara açık kapı bırakmak demektir.
Dinleme duasını uygulamak için insanlara "zihinlerini boşaltmaları" (Kutsal Kitap bize bunu yapmamızı asla söylemez) ve "Tanrı'nın sesini" dinlemek için konsantre bir şekilde zaman harcamaları söylenir. İlahi mesaj zihinlerdeki imgeler, kelimeler, fikirler, fiziksel duyumlar ya da "içgüdüsel hisler" aracılığıyla gelebilir. Dinleme duasının amacı "Tanrı'nın düşüncelerini O'nunla birlikte düşünmek", "Tanrı'nın özel gerçeğini keşfetmek" ve "yeni vahiy almak "tır. Bu tür bir öznellik, inanç ve uygulama için tek kuralımız olan Tanrı'nın nesnel, yazılı Sözü'nü atlar. Dinleme duasının pasif alıcılığının İncil'deki duadan çok Yeni Çağ ve okült uygulamalarla ilgisi vardır.
Kutsal Kitap'a uygun dua, dinleme duasının aksine, Kutsal Kitap'ın duayla ilgili talimatlarını izler. İmanla (Yakup 1:6), Tanrı'ya doğrudan hitap ederek (Matta 6:9), İsa'nın adıyla (Yuhanna 14:13), saygı ve alçakgönüllülükle (Luka 18:13), sebatla (Luka 18:1) ve Tanrı'nın isteğine boyun eğerek (Matta 6:10) dua etmeliyiz. Kutsal Kitap duadan Rab'be yalvarmak (Mezmur 118:25); Rab'be içini dökmek (1.Samuel 1:15); göğe haykırmak (2.Tarihler 32:20) ve Baba'nın önünde diz çökmek (Efesliler 3:14) olarak söz eder. Kutsal Kitap bize hiçbir zaman zihnimizi boşaltmamızı ve Tanrı'dan gelen özel vahiy sözlerini dinlememizi söylemez. Tanrı bizden Kutsal Kitap'ımızı açmamızı ve orada söylediklerini incelememizi bekler. Kutsal Kitap Tanrı Sözü'dür ve ihtiyaçlarımız için yeterlidir (bkz. Vahiy 22:18).
English
Dinleme duası nedir? Dinleme duaları Kutsal Kitap'a uygun mu?
