settings icon
share icon
Soru

Tanrı'nın dağların Tanrı'sı olması ne anlama gelir (1. Krallar 20:28)?

Yanıt


"RAB dağların Tanrısı'dır" ifadesi 1. Krallar kitabındaki iki savaşın anlatımından kaynaklanmaktadır. Esasen, Tanrı'nın tepelerin ve vadilerin Tanrısı olduğunu söylemek, Tanrı'nın egemen gücünün herhangi bir yerle ya da etki alanıyla sınırlı olmadığı anlamına gelir. Her Şeye Gücü Yeten Rab yeryüzündeki her yere, her tepeye, her vadiye hükmeder ve egemen olur.

Eski pagan uluslarda her tanrı ya da tanrıçanın yeryüzünde belirli bir alana ya da güç alanına sahip olduğu algısı yaygındı. Örneğin Baal, bereket ve hava tanrısıydı. Tanrı Baal Peor, etki alanı belli bir coğrafi bölgeyle sınırlı gibi görünen yerel bir tanrıydı. Ormanlar, ekinler, dağlar, denizler ve nehirler için başka tanrılar da vardı. Bu kültürel çerçevede tek tanrıcılık benzersizdi ve herhangi bir tanrının her alanda yüce olduğu fikri duyulmamıştı.

1. Krallar 20. bölüm, Aram Kralı Ben-Hadat'ın İsrail'in Samiriye kentine saldırmasıyla açılır. Ben-Hadat, Kral Ahav'dan servetini, eşlerini ve çocuklarını kendisine teslim etmesini ister. Başlangıçta Ahav bunu kabul eder, ama Ben-Hadat hizmetkârlarının el attığı her şeyin kendisine verilmesi koşulunu ekleyince Ahav bunu reddeder. Reddetmesi Ben-Hadat'ı öylesine öfkelendirir ki, şehri öyle bir yok etmekle tehdit eder ki, askerlerinin her birinin bir avuç almasına yetecek kadar toz bile kalmaz.

İsmi verilmeyen bir peygamber Ahav'a, "Benim RAB olduğumu anlayacaksın" diye Tanrı'nın İsrail'e zafer vereceğini bildirir (1. Krallar 20:13). Bu olayda Kral Ahav Tanrı'ya itaat eder. Tanrı'nın vaadine sadık kalınarak Aramiler geri püskürtülür ve kuşatma sona erdirilir.

Samiriye İsrail'in dağlık bölgesinde olduğu için, Aramiler yanlışlıkla İsrail'in Tanrısı'nın sadece dağların Tanrısı olduğuna, vadilerin ya da başka yerlerin Tanrısı olmadığına inanırlar. İsrail'in zafer kazanma kabiliyetinin yüksek arazilerle sınırlı olduğunu düşünerek yeniden toplanır ve aşağı düzlüklere saldırmak için kuvvetlerini güçlendirmeye başlarlar.

İsimsiz peygamber bir kez daha Kral Ahav'ı, Ben-Hadat'ın ordusunun ilkbaharda tekrar saldıracağı konusunda uyarır: "RAB diyor ki, ‘Aramlılar, RAB dağların Tanrısı'dır, ovaların değil, dedikleri için bu güçlü ordunun tümünü senin eline teslim edeceğim. O zaman benim RAB olduğumu anlayacaksın" (1. Krallar 20:28).

İsrail'in egemen Tanrısı'nın sınır tanımadığını sadece Aramiler değil, Ahav ve tüm İsrail de keşfetti. Tek gerçek Tanrı her yerde egemen olduğunu kanıtladı. Ben-Hadat'ın kuvvetleri Afek'teki ikinci savaşta o kadar ağır bir yenilgiye uğradı ki, kral canının bağışlanması için yalvarırken Ahav'a teslim oldu.

Tanrı, İsrail'e hem tepelerdeki Samiriye'de hem de vadilerdeki Afek'te zafer vererek, Kenan ülkesinin etkisiz ve sınırlı tanrılarının aksine, Tanrı'nın tüm topraklar ve bölgeler üzerinde egemen olduğunu gösterdi. Tanrı'yı sadece bir "dağ tanrısı" olarak düşünmek hatadır. O hem tepelerin hem de vadilerin Tanrısı'dır. Aslında O, tüm yeryüzünün her şeye gücü yeten, sonsuz Yöneticisidir. "RAB'bindir yeryüzü ve içindeki her şey, Dünya ve üzerinde yaşayanlar" (Mezmur 24:1).

English



Türkçe anasayfaya dön

Tanrı'nın dağların Tanrı'sı olması ne anlama gelir (1. Krallar 20:28)?
Bu sayfayı paylaş: Facebook icon Twitter icon Pinterest icon Email icon
© Copyright Got Questions Ministries